Millî marşımız söylenirken ve dinlenirken nasıl davranmalıyız?

Millî marşımız söylenirken ve dinlenirken nasıl davranmalıyız?

Mehmet, annesi, babası ve kardeşi Yasemin evlerinin balkonunda kahvaltı yapıyorlardı. Balkonları, mahallelerindeki okulun bahçesine bakıyordu. O gün okullar açılmıştı ve çocuklar yavaş yavaş okula gelmeye başlamışlardı. Bahçede toplanan öğrencilerden bazıları koşup oynarken bazıları da sohbet ediyordu.

Derken zil çaldı ve sonradan okul müdürü olduğunu öğrendikleri bir kişi:

— “İstiklal Marşı’mız için sıraya geçelim.” dedi.

Tüm öğrenciler hızlıca ve düzgün bir şekilde sıraya girdiler. Bu görüntü Mehmet ve Yasemin’in çok hoşuna gitmişti. Ardından tekrar okul müdürünün sesi duyuldu:

— Rahat! Hazır ol!

Öğrenciler sessizce beklemeye başladılar. Yasemin çok merak etti, acaba şimdi ne olacaktı? Daha önce birçok kez dinlediği İstiklal Marşı’nın saygı duruşuyla okulda söylendiğini ilk kez görmüştü.

Okul müdürünün ardından kürsüye bu kez başka bir kişi geçti. Mehmet:

— Peki bu kim?

Annesi:

— Mehmetçiğim; o, okulun müzik öğretmeni. Çocukların hep birlikte ve güzelce söyleyebilmeleri için İstiklal Marşı’nı yönetecek.

Mehmet:

— Peki, az önce müdür neden “Rahat, hazır ol.” dedi?

Annesi:

— Çünkü İstiklal Marşı bizim millî marşımız. Millî marşımız söylenirken ve dinlenirken saygı duruşuna geçmeliyiz.

Annesinin tüm anlattıkları Mehmet ve Deniz’in çok ilgisini çekmişti. Aynı zamanda da çok hoşlarına gitmişti. Derken okulun bahçesinden İstiklal Marşı duyulmaya başladı. Mehmet ve Deniz hemen ayağa kalktılar. Saygı duruşuna geçtiler. Marş bitene kadar da hiç hareket etmeden marşımızı dinlediler.