Karz-ı Hasen nedir, borç alışverişi neden kayıt altına alınmalıdır?
Karz-ı Hasen nedir, borç alışverişi neden kayıt altına alınmalıdır?
Çok darda kaldığınız bir zamanda bir arkadaşınız size borç verse ve “elin genişleyince ödersin” dese neler hissedersiniz?
Karz-ı hasen borçlunun durumu iyileşince borcunu ödemesi koşuluyla gönüllü olarak bir başkasına borç vermek anlamına gelir. Karz-ı hasen uygulamasında borçlu kimse borcunu öderken herhangi bir faiz ödemez. Çünkü karz-ı hasende hiçbir maddi çıkar gözetmeksizin sırf Allah (c.c.) rızasını düşünerek Müslüman kardeşinin sıkıntısını gidermek amacı ön plandadır.
Dinimiz İslam’ın amacı, insanın dünyada ve ahirette mutluluk içinde yaşamasını sağlamak ve onu huzura kavuşturmaktır. Müminin, kendisine, yaratanına, ailesine ve içinde yaşadığı topluma karşı sorumlulukları vardır. Karz-ı hasen bir Müslüman’ın darda olan kardeşine karşı sorumluluğuyla ilgilidir.
Borç alıp vermekle ilgili dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Bunların başında mecbur kalmadıkça borç almamak gelir. Çünkü borç almak sorumluluk doğurur. Hz. Aişe (r.a.) validemiz Peygamberimizin (s.a.v.) ‘’Ya Rab! Günahtan ve borçtan sana sığınırım.” diye dua ettiğini ve bu konudaki hassasiyetini bizlere haber vermektedir. (bk. Buhari, İstikraz, 2.)
Borç alışverişinin yazılarak kayıt altına alınması neden önemlidir?
Borçlanmalar konusunda üzerinde durulması gereken en önemli noktalardan biri sözleşme yapılmasıdır. Bakara suresinin 282. ayetinde: “Ey iman edenler! Belli bir süre için birbirinize borçlandığınız zaman bunu yazın…” buyurulur. Bu ayette borç alıp vermede veya alım-satım ve benzeri akitlerde, borcun yazı ile tespit edilmesi, senet veya senede benzer belgelerin düzenlenmesi tavsiye edilmektedir. Ödünç alıp verme de bir borçlanma olduğuna göre, ileride ortaya çıkabilecek anlaşmazlıkları önlemek amacıyla, bütün ödünç muamelelerinde yazılı sözleşme yapmak, hakların korunması bakımından en doğru yoldur.
Borç alışverişinin yazılarak kayıt altına alınması dinimizde tavsiye edilir.
Dinimize göre kişilerin haklarının korunması önemlidir. Karz-ı hasen konusunda borç verenin, borçluya haksızlık yapmaktan kaçınması, borçlunun da imkânı olduğunda borcunu ödemesi gerekir. Ödeme durumu olduğu halde borçlunun borcunu bile bile ödememesi konusunda Peygamberimiz (s.a.v.)“Ödeme gücünde olan birinin borcunu geciktirmesi zulümdür.” (Buhari, İstikraz, 13.) buyurmuştur.
Dinimizde, borçlu olana kolaylık gösterilmesi tavsiye edilmiştir. Borçlu gerçekten bir zorluk içindeyse ödemesi ertelenebilir. Bu gibi durumlarda borcun tamamen bağışlanması da tavsiye edilmiştir. Bir ayette: “Eğer borçlu darlık içindeyse ona eli genişleyinceye kadar mühlet verin. Eğer bilirseniz, (borcu) sadaka olarak bağışlamanız, sizin için daha hayırlıdır.” (Bakara suresi, 280. ayet.) buyurulur. Borçlu olan biri ödeme zamanı gelince, alacaklıya derdini anlatarak borcunu ödeyemeyeceğini söylediğinde, ona zaman tanımak veya borcu bağışlamak dini yönden güzel bir davranıştır.
Borç verenin, yaptığı iyiliğe herhangi bir karşılık beklememesi gerekir. Eğer herhangi bir karşılık, menfaat ve hediye gibi şeyler bekleyecek olursa burada faiz söz konusu olur. Faiz ise dinimizde haramdır.
Sonuç olarak zorunlu olmadıkça borç yükü altına girilmemeli, borç alındığında ise, zamanında ödenmelidir. İmkânı olanlar, borçluya mühlet tanıma veya alacağından vazgeçme şeklindeki karz-ı hasen geleneğini sürdürmelidir. Bu güzel uygulamanın dinimizde Allah’a (c.c.) ödünç vermek anlamına geldiğini Yüce Allah’ın (c.c.) da bunu karşılıksız bırakmayacağını unutmamalıdır.
Borç alıp vermenin önemi ile ilgili ayetler nelerdir?
Allah’tır ve O’na döndürüleceksiniz.” (Bakara suresi, 245. ayet.)
“… Eğer namazı dosdoğru kılarsanız, zekâtı verirseniz, peygamberlerime iman eder ve onları desteklerseniz, bir de Allah rızâsı için borç verirseniz andolsun ki sizin günahlarınızı örterim ve sizi mutlaka altından ırmaklar akan cennetlere koyarım…” (Mâide suresi, 12. ayet.)
“Kim Allah’a güzel bir ödünç verecek olursa, Allah da onun karşılığını kat kat verir ve ayrıca onun çok değerli bir mükâfatı da vardır.” (Hadid suresi, 11. ayet.)
Borç alıp vermenin önemi ile ilgili hadisler nelerdir?
“Kim bir Müslüman’ın dünya sıkıntılarından bir sıkıntıyı giderirse, Allah da onun kıyamet günündeki sıkıntılarından birini giderir…” (Ebû Dâvûd, Edeb, 60.)
“Kim darda kalmış (borçlu) bir kimseye zaman tanırsa veya alacağını bağışlarsa, Allah onu kendi gölgesinde gölgelendirir.” (Müslim, Zühd, 74.)
Allah’a (c.c.) ödünç vermek ne demektir?
İslam alimleri, “Allah’a (c.c.) ödünç vermek” anlamına gelen karz-ı hasen kavramını; Allah’ın (c.c.) rızasını kazanmak için ihtiyacı olanlara borç vermek, borcun tahsilinde kolaylık göstermek ve gerekirse borcu bağışlamak şeklinde açıklamışlardır.
2016 ocak 20 mersinde doğdum
çok iyi yazılmış bir duadır bu kim yazdıysa eline koluna sağlık
Saçlarımız ne modeline örnektir
KELOĞLAN İLE NASREDDİN HOCA Keloğlan kasabaya tavuk satmaya gitmiş. Pazara gelince elindeki iki tavuğa müşteri aramaya başlamış. Adamın biri tavuklara…
Çok güzel olmuş