K Harfi ile Başlayan Kelimeler

onlineilkokul elma kitap çiçek

K Harfi ile Başlayan Kelimeler

K Harfi ile Başlayan Kelimelerin Sözlük Anlamı

Kabataslak kelimesinin sözlük anlamı:: Bir şeyin ayrıntılarına girmeden ana çizgilerini belirten.

Kâbe kelimesinin sözlük anlamı: Mekke’de bulunan, Müslümanlarca kıble olarak kabul edilen ve hac ibadeti yapılırken tavaf edilen kutsal yer.

Kabile kelimesinin sözlük anlamı: Aynı soya mensup aileler topluluğu, boy, aşiret.

Kabin kelimesinin sözlük anlamı: Küçük, özel bölme.

Kabir kelimesinin sözlük anlamı: Mezar.

Kablo kelimesinin sözlük anlamı: Elektrik enerjisi iletiminde kullanılan ve yalıtkan bir madde ile sarılı bulunan metal tel.

Kadife kelimesinin sözlük anlamı: Parlak ve yumuşak bir kumaş türü.

Kağnı kelimesinin sözlük anlamı: Tahtadan yapılmış inek ya da öküz arabası.

Kahraman kelimesinin sözlük anlamı: Savaşta veya tehlikeli bir durumda yararlık gösteren kimse.

Kale kelimesinin sözlük anlamı: Düşmanın gelmesi beklenilen yollar üzerinde, askerî önem taşıyan şehirlerde, geçit ve dar boğazlarda güvenliği sağlamak için yapılan kalın duvarlı yapı. Düşmandan korunmak için yapılmış kalın ve yüksek duvarlı yapı.

Kaldırım kelimesinin sözlük anlamı: Bir yolun, sokağın kenarında yalnız yayaların geçmesine ayrılan, azıcık yükseltilmiş dar bölüm.

Kalkan kelimesinin sözlük anlamı: 1. Eski savaşlarda savaşçının kılıç, kargı, mızrak ve ok darbelerine karşı kendini korumak için elinde tutarak kullandığı siper. 2. Arkasına sığınılacak şey, siper.

Kamet kelimesinin sözlük anlamı: Farz namazlardan önce namazın başladığını bildiren, ezana benzeyen sözlerdir. Ezandan farkı “hayye ale’l-felâh” cümlesinden sonra “kad kâmeti’s-salâh” cümlesinin eklenmesidir.

Kamu kelimesinin sözlük anlamı: Bir ülkedeki halkın bütünü, halk.

Kan davası kelimesinin sözlük anlamı: Bir yakınını öldüreni öldürme, dökülen kanın intikamını alma gayreti güderek adam öldürme, öç alma.

Kanalizasyon kelimesinin sözlük anlamı: Pis ve atık suların özel kanallar aracılığıyla belli merkezlerde toplanıp atılmasını sağlayan sistem.

Kandil kelimesinin sözlük anlamı: İçinde sıvı bir yağ ve fitil bulunan kaptan oluşmuş aydınlatma aracı.
Kaptan kelimesinin sözlük anlamı: Gemi yönetimiyle ilgili en yüksek görevli.

Kardamak kelimesinin sözlük anlamı: “Kardamak” yöresel bir kelimedir, “içi oyulmak” anlamına gelir.
Karikatür kelimesinin sözlük anlamı: Bir konuyu abartılı bir biçimde veren, düşündürücü ve güldürücü resim.

Kartpostal kelimesinin sözlük anlamı: İnce kartondan yapılmış, bir yüzü resimli, zarflı veya zarfsız gönderilen posta kartı.

Kasaba kelimesinin sözlük anlamı: Şehirden küçük, köyden büyük yerleşim yeri.

Kask kelimesinin sözlük anlamı: Başı darbelerden korumak için sertleştirilmiş sentetik maddelerden yapılmış sağlam başlık.

Katkı maddesi kelimesinin sözlük anlamı: Herhangi bir karışıma ilave edilen madde.

Katman kelimesinin sözlük anlamı: Birbiri üzerinde bulunan yassıca maddelerin her biri, tabaka.

Kaval kelimesinin sözlük anlamı: Genellikle kamış bitkisinden yapılan, daha çok çobanların çaldığı üflemeli çalgı.

Kavşak kelimesinin sözlük anlamı: Yol vb. uzayıp giden şeylerin kesiştikleri veya birleştikleri yer.

Kavuşmak kelimesinin sözlük anlamı: Kavuşmak nedir? Kavuşmak ne demektir? 1. Ayrı kalınan, sevilen bir kimseyle bir araya gelmek, onu yeniden görmek. 2. Yokluğu çekilen veya çok istenen bir şeye erişmek, onu elde etmek. 3. Bir araya gelmek, birleşmek. 4. Varmak, ulaşmak.
Kavuşmak kelimesi ile ilgili örnek cümleler:
– Fırat ve Dicle gibi yan yana akıyorlar, sonra birbirine kavuşuyorlar.
– Karısını ve kendisini memlekete dönmeye ve vatanına kavuşmaya ikna ettik.

Kayaç kelimesinin sözlük anlamı: Yer kabuğunu oluşturan kaya parçalarıdır.

Kaykay kelimesinin sözlük anlamı: Türlü maddelerden yapılmış, altında tekerlekler bulunan, üzerinde kayılan alet.

Kaynak kelimesinin sözlük anlamı: Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz.

Kaza kelimesinin sözlük anlamı: İstem dışı veya umulmayan bir olay dolayısıyla bir kimsenin, bir nesnenin veya bir aracın zarara uğraması.

Kazı kelimesinin sözlük anlamı: Yer altındaki tarihsel değeri olan şeyleri, yapıları ortaya çıkarmak amacıyla arkeologlarca toprağın belli kurallara ve yöntemlere göre kazılması, araştırılması.

K Harfi ile Başlayan Kelimelerin Sözlük Anlamı

Kelime kelimesinin sözlük anlamı: Anlamlı ses veya ses birliği, söz, sözcük.

Kervan kelimesinin sözlük anlamı: 1. Uzak yerlere yolcu ve ticaret eşyası taşıyan yük hayvanı katarı. 2. Toplu olarak birbiri ardınca gelen şeyler.

Kervansaray kelimesinin sözlük anlamı: Ana yollarda kervanların konaklaması için yapılan büyük han.

Keyfî kelimesinin sözlük anlamı: İsteğe bağlı olan.

K Harfi ile Başlayan Kelimelerin Sözlük Anlamı

Kımraşmak kelimesinin sözlük anlamı: Bu kelime, yöresel bir söyleyiştir ve “kımıldamak, kıpırdamak” anlamına gelir. Harekete geçmek

Kır kelimesinin sözlük anlamı: Kır nedir? Kır ne demektir? 1. Beyaz ile az miktarda siyahın karışmasından oluşan renk 2. Şehir ve kasabaların dışında kalan, çoğu boş ve geniş yer
Kır kelimesi ile ilgili örnek cümleler:
– Gözlerinden, kırları artan sakalına bir iki damla yaş düştü.
– Araba tenha, düz yolda tıkır tıkır gidiyor, ara sıra kır kokuları getiren hafif bir rüzgâr esiyordu.
– Haydi kıra gidelim, zeytin toplayalım.

Kırılgan kelimesinin sözlük anlamı: Kolay ve çabuk kırılan.

Kıskanmak kelimesinin sözlük anlamı: 1- Sevgide veya kendisiyle ilişkili şeylerde bir başkasının ortaklığına, üstün durumda görünmesine dayanamamak 2- Herhangi bir bakımdan kendinden üstün gördüğü birinin bu üstünlüğünden acı duymak, günülemek, hasetlenmek, haset etmek 3- Esirgemek, çok görmek 4- Bir şeye, en küçük saygısızlık gösterilmesine bile dayanamamak 5- Yerinde olmayı istemek, imrenmek
Kıskanmak kelimesi ile ilgili cümleler:
– Benden bir dilim ekmeği kıskanırdı.
– Her Türk, yurdunu kıskanır.
– Mühür gözlüm seni elden sakınırım, kıskanırım.

Kısmet kelimesinin sözlük anlamı: Tanrı’nın her kişiye uygun gördüğü yaşama durumu, nasip.

Kıta kelimesinin sözlük anlamı: Yeryüzündeki altı büyük kara parçasından her biri, ana kara.

Kıtlık kelimesinin sözlük anlamı: İhtiyaçlarımızın, gereksinime yetmeyecek kadar az ve zor bulunma durumu.

Kıta kelimesinin sözlük anlamı: Şiirin dört dizeden oluşan bölümüne kıta denir.

Kıvrım kelimesinin sözlük anlamı: Bükülmüş, kıvrılmış şeylerin oluşturduğu kat, büklüm.

Kızak kelimesinin sözlük anlamı: Kar veya buz üzerinde kayarak yol alan tekerleksiz taşıt.

Kızgınlık kelimesinin sözlük anlamı: Öfkeli olma durumu.

K Harfi ile Başlayan Kelimelerin Sözlük Anlamı

Kibar kelimesinin sözlük anlamı: Davranış, düşünce, duygu bakımından ince, nazik olan kimse.

Kil kelimesinin sözlük anlamı: Islandığı zaman kolayca biçimlendirilen yumuşak toprak.

Kiremit kelimesinin sözlük anlamı: Binaların çatılarını örtmekte kullanılan, şekil verilerek pişirilmiş killi çamur.

K Harfi ile Başlayan Kelimelerin Sözlük Anlamı

Klavye kelimesinin sözlük anlamı: Parmaklarla hareket ettirilen piyano, org vb. çalgılarda veya yazı ve hesap makinelerinde değişmez bir eksen çevresinde inip kalkabilen, istenilen işe göre düzenlenmiş tuş sıralarının bütünü.

K Harfi ile Başlayan Kelimelerin Sözlük Anlamı

Kombi kelimesinin sözlük anlamı: Isıtmada kullanılan, yakıtı düzenli ve ayarlı biçimde yakan araç.

Komisyon kelimesinin sözlük anlamı: Kurul.

Komşu kelimesinin sözlük anlamı: Konutları yakın olan kimselerin birbirine göre aldıkları ad.

Komut kelimesinin sözlük anlamı: Bilgisayara, yürütülecek temel bir eylemi bildiren sayısal bilgiye denir.

Komutan kelimesinin sözlük anlamı: Bir asker topluluğunun başı.

Konferans kelimesinin sözlük anlamı: Bir konuda bir topluluğa bilgi vermek amacıyla yapılan konuşma.

Kongre merkezi kelimesinin sözlük anlamı: Toplantı yapılan yer.

Konu kelimesinin sözlük anlamı: Üzerinde konuşulan şey.

Konum kelimesinin sözlük anlamı: Bir kimsenin veya bir şeyin bir yerdeki durumu veya duruş biçimi, pozisyon.

Koro kelimesinin sözlük anlamı: Tek veya çok sesli olarak yazılmış bir müzik eserini seslendirmek için bir araya gelen topluluk.

Korunmak kelimesinin sözlük anlamı: Kendini korumak, sığınmak, sakınmak.

K Harfi ile Başlayan Kelimelerin Sözlük Anlamı

Köftehor kelimesinin sözlük anlamı: Sevgiyle karışık bir azarlama sözü.

Köle kelimesinin sözlük anlamı: 1. Savaşta tutsak alınan, yabancı ülkelerden zorla kaçırılıp özgürlükten yoksun bırakılan veya başkasından satın alınan kimse, kul, esir. 2. Birinin emri altında bulunan, özgür olmayan kimse.

Köprü kelimesinin sözlük anlamı: Herhangi bir engelle ayrılmış iki yakayı birbirine bağlayan ahşap, beton veya demir yapı.
Köy kelimesinin sözlük anlamı: Kasabadan küçük yerleşim yeri.

Krepon kâğıdı kelimesinin sözlük anlamı: Süslemede kullanılan, çabuk yırtılmayan, kıvrımlı, esnek bir kâğıt türü, krepon.

Kroki kelimesinin sözlük anlamı: Bir yerin kuş bakışı görünüşünün kabataslak küçültülerek kağıt veya düzlem üzerine çizilmesi.

K Harfi ile Başlayan Kelimelerin Sözlük Anlamı

Kul kelimesinin sözlük anlamı: Allah’ın (c.c.) yarattığı her şey, mahluk.

Kuluçka kelimesinin sözlük anlamı: Civciv çıkarmak amacıyla yumurtaya yatmış veya yatmak üzere olan dişi kuş veya kümes hayvanı.

Kumanda kelimesinin sözlük anlamı: Televizyon gibi elektronik cihazları uzaktan açıp kapamada, kanal değiştirmede kullanılan araç.

Kumaş kelimesinin sözlük anlamı: Pamuk, yün, ipek vb.nden makinede dokunmuş her türlü dokuma.

Kumral kelimesinin sözlük anlamı: Koyu sarı veya açık kestane rengi.

Kurak kelimesinin sözlük anlamı: Yağışsız (hava, mevsim, yıl).

Kurmay kelimesinin sözlük anlamı: Harp akademilerine girerek eğitimlerini başarıyla bitirmiş subay.

Kutlamak kelimesinin sözlük anlamı: Tebrik etmek.

Kutup kelimesinin sözlük anlamı: Yerkürenin Ekvator’dan en uzak olan iki noktasından her biri.

K Harfi ile Başlayan Kelimelerin Sözlük Anlamı

Küçümsemek kelimesinin sözlük anlamı: Değer ve önem vermemek, küçük görmek.
Kültür kelimesinin sözlük anlamı: Zaman içinde nesilden nesile aktarılarak ortaya konulan, bir topluma özgü maddi ve manevi değerler.

Küre kelimesinin sözlük anlamı: Bütün noktaları merkezden aynı uzaklıkta bulunan bir yüzeyle sınırlı cisim, yeryüzü.

Küresel kelimesinin sözlük anlamı: 1. Küreyle ilgili, küre şeklinde, kürevî. 2. Dünya’nın tümünü ilgilendiren.

Kütüphane kelimesinin sözlük anlamı: Kitap satılan, okunan veya ödünç alınan yer.

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir